GÜNCEL
Giriş Tarihi : 17-11-2022 10:19

17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü ,Kardiyoloji Uzmanı Dr Emre Ertürk

17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü ,Kardiyoloji Uzmanı Dr Emre Ertürk

17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü dolayısıyla halk sağlığı için proaktif çalışmalarda bulunan Kardiyoloji Uzmanı Dr Emre Ertürk katıldığı konferansta zatürre ve kalp sağlığına etkileri konusunda önemli uyarılarda bulundu!

“ZATÜRRE KALP SAĞLIĞI İÇİN DE TEHLİKELİ!”

Zatürre, her yıl tedavi için hastaneye başvuran bir milyondan fazla insanın olduğu yaygın bir akciğer enfeksiyonudur.Araştırmalar, bir pnömoni enfeksiyonunu takiben kardiyovasküler hastalık riskinin bir yıla kadar arttığını buldu.Pnömoni gibi akut bir enfeksiyon kalp üzerindeki stresi artırır ve kalp yetmezliği, kalp krizi veya aritmiler gibi kardiyak olaylara yol açabilir. Sağlıklı bir insan için, bir pnömoni vakasının kardiyak olaya yol açması pek olası değildir. Tehlike, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet ve tütün kullanımı gibi diğer kardiyak risk faktörlerine sahip kişiler içindir. Bir enfeksiyon sırasında vücuttaki inflamatuar yanıt, kardiyovasküler olay riskini artırabilir, ancak pnömoninin özellikle plakların arter duvarlarını parçalamasına ve kalp krizine yol açabilecek bir pıhtıya neden olmasına katkıda bulunabileceğine dair bazı kanıtlar var.

Zatürre Nasıl Önlenebilir?

Akciğerler enfekte olduğunda pnömoni oluşur. Soğuk algınlığı veya grip sonrası sürece özellikle dikkat etmekte fayda var! İki haftadan uzun süredir devam eden soğuk algınlığı veya grip semptomlarınız düzelmiyor gibi görünüyorsa, her şeyin yolunda olduğundan emin olmak için doktora gidin. Kardiyovasküler risk faktörleriniz olduğunu biliyorsanız, pıhtı riskinizi azaltmak için bir solunum yolu enfeksiyonu sonrasında aspirin almanız gerekip gerekmediği konusunda doktorunuzla konuşun.

En sık zatürreye neden olan mikrop “pnömokok” olarak bilinen bakterilerdir. Pnömokoklara karşı yapılan pnömokok aşısı (zatürre aşısı) aşağıdaki durumlarda önerilmektedir:

· 65 yaş ve üzeri kişiler

· KOAH ve bronşektazi hastaları ile akciğeri cerrahi olarak tamamen ya da kısmen çıkarılmış hastalar

· Kalp ve damar, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı gibi kronik hastalığı bulunanlar

· Kronik alkolizm tanısı bulunan kişiler

· Dalakta fonksiyon bozukluğu bulunanlar veya dalağı alınmış olanlar”

· Bağışıklık yetmezliği bulunanlar ve bağışıklık sistemini baskılayan tedavi alanlar

· Beyin omurilik sıvısı kaçağı olanlar

· Pnömokok hastalığı veya komplikasyon riskinin artmış olduğu şartlarda yaşayanlar

Pnömokok aşısı, koldan kas içine yapılmakta olup, oldukça güvenilirdir; ciddi yan etkilere pek rastlanmamaktadır. Yaşam boyu bir veya iki kez yapılması çoğu kez yeterli olmaktadır. Öte yandan, grip (influenza) hastalığı da zatürreye zemin hazırlaması açısından risk oluşturabilmektedir. Her yıl en fazla gribe neden olan mikropların belirlenmesi ile her yıl için yeni aşısı hazırlanmaktadır. Dolayısıyla, grip aşısının her yıl tekrarlanması gereklidir. Grip aşısı her yıl Eylül, Ekim, Kasım aylarında yapılabilmektedir.

Grip aşısı yapılması önerilen kişiler aşağıda belirtilmiştir:

· 65 yaş ve üzeri kişiler

· KOAH, bronşektazi, bronş astımı gibi kronik akciğer hastalıkları ile kalp ve damar hastalığı tanılı kişiler

· Şeker hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu, çeşitli hemoglobinopatileri olan ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler

· Yüksek riskli hastalarla karşılaşma olasılığı olan sağlık çalışanları”

 

· Grip yönünden riskli kişiler ile birlikte yaşayanlar (Özellikle 6 aydan küçük bebek ile yakın ve sürekli teması olanlar)

· Güvenlik görevlileri, itfaiyeciler gibi toplum hizmeti veren kişiler

Grip aşısı da koldan kas içine yapılır, yalnız ağır yumurta alerjisi olanlara yapılması sakıncalı olabilmektedir. Aşının yapıldığı yerde ağrı, hassasiyet gibi kısa süreli basit yan etkiler beklenebilir.

 

 

17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü ,Kardiyoloji Uzmanı Dr Emre Ertürk

AdminAdmin