Halk Gazetesi

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Gündem
  4. »
  5. Göz Kapağı Estetiği Sayesinde Erken Teşhis Koymak Mümkün

Göz Kapağı Estetiği Sayesinde Erken Teşhis Koymak Mümkün

admin admin -
7 0

Göz Kapağı Estetiği Sayesinde Erken Teşhis Koymak Mümkün

 

Günlük yaşamda göz kapağı estetiği sıklıkla gerçekleştirilen tedavi yöntemleri arasında yer alıyor. Özellikle kadınların yanında erkeklerinde tercih ettiği tedavidir. Burada yer alan fazla kas dokusunun vücuttan dışarıya atılmasına yardımcı olur.

 

Göz Kapağı Estetiği Nedir?

 

Gerçekleştirilen göz kapağı estetiği işleminin genelde kişiyi ortalama beş yaş gençleştirdiği bir gerçektir. Sorunu çözmek ve ortadan kaldırmak için buradaki yağ torbalarının alınması gerekir. Gevşemekte olan kasın gerginleşmesiyle birlikte fazla yağ dokusu çıkarılır. İşlem genelde uzun vadeli tedavidir.

Göz Kapağı Yaşlanma Belirtileri Nelerdir?

 

Yaşlanma belirtileri günlük yaşamda fiziksel olarak kendini gösteren etkenlerdir. Bu belirtiler özellikle ciltteki gerginliklerdir. Göz kenarlarında sarkıklar, çizgiler, renk değişimi şeklinde sıralanabilir. Yorgun yüz ifadesi yaşlanmanın en büyük belirtisidir. Bu yüzden birçok yetişkin insanların sıklıkla gerçekleştirdiği göz kapağı estetiği tedavisi büyük fayda sağlar.

Göz Kapağı Estetiği Hangi Durumlarda Yapılır?

 

Göz kapağı ameliyatı genelde yaşın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkar. Çevresel faktörlerden özellikle günlük yaşamda yaşlılık belirtilerinin sıklıkla ortaya çıkmasına sebep olan durumlardır. Tüketilen gıdalar, sigara, alkol ve kuru hava ciltte sarkma oluşumuna neden olur. Bu gibi durumlarda estetik uygulamaları tedavi yöntemleri arasında yer alır.

Göz Kapağı Estetiği Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?

 

Yapılan göz kapağı estetiği sonrasında dikkat edilmesi gereken durumlar vardır. Özellikle ilk iki gün göz yorgunluğu çok fazla ortaya çıkar. Uzman hekimin önerdiği ilaçların ve göz pomadının mutlaka düzenli bir şekilde kullanılması gerekir. Göz ve çevresinin enfeksiyon kapma durumu olabileceğinden dolayı makyaj yapımından uzak durulmalı. Güneş ışınlarından korunarak oluşabilecek sorunların önüne geçilebilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü (Pitozis)

 

Normaline göre göz kapağının daha da düşük görünmesi; yaşlılık belirtilerinin en büyük sebebidir. Bu durum bazen tek gözde bazen ise her iki gözde görülebilir. Bundan kaynaklı olarak göz kapağı düşüklüğü sayesinde göz çevresinin daha kalkık görünmesine yardımcı olur. Her yaşta görülebilir ve ameliyat sayesinde normal seviyeye gelmesini sağlar.

Göz Kapağı Düşüklüğünün (Pitozis) Belirtileri Nelerdir?

 

Günlük yaşamda cildimizin dış etkenlerden kaynaklanmasıyla birlikte sarkmalar, kırışıklıklar ve bundan kaynaklı olarak yorgun yüz ifadesi yaşlılığın görünmesine neden olur. Göz kapağı düşüklüğünün görme alanında aynı zamanda daralmasına sebep olur.

Göz Kapağı Düşüklüğü Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

 

Karşılaşmış olduğumuz göz kapağı düşüklüğü tedavisi sadece cerrahi yöntemle giderilebilir. Burada sarkan dokular düşük göz sorununa sebep olur. Cerrahi yöntem ile birlikte uzun vadeli tedavi yönteminin gerçekleşmesi gerekir. Dolgu ve botoks işlemiyle birlikte sadece kısa süreliğine tedavi yapılabilir.

Göz Kapağı Düşüklüğü Kendiliğinden Geçer mi? Nasıl Geçer?

 

Ciltte görülen sarkıklar genellikle cerrahi yöntem ile giderilir. Bu sebepten dolayı oluşan göz kapağı düşüklüğü kendiliğinden geçen bir durum değildir. Mutlaka uzman hekimlere danışarak cerrahi yöntemle sorunun giderilmesi için yardım alınmalıdır.

Göz Sulanması Nedir?

 

Halk arasında bilinen göz sulanması birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkar. Gözün yüzeyinde meydana gelen nemlenme, gözün içine yabancı madde kaçması, polen alerjisi ve daha sayamadığımız problemler arasında gözün yaşarmasına rastlanabilir. Çeşitli nedenlere bağlı olarak gözün yaşarmasıyla karşılaşınca uzman hekimlere danışarak yardım alınabilir.

Göz Sulanması Belirtileri Nelerdir?

 

Normal yaşamda kişinin duygusal anına denk gelinmesi, hapşırması, esnemesi gibi durumlarda geçici süreliğine göz sulanması oluşabilir. Bazı kişilerde bu durum uzun süreli devam edebilir. Zaman zaman ortaya çıkar göz yaşarmasının sonucunda görmede azalma olayı, ağrı, şişlik, kızarıklık, acı hissetme sorunuyla karşılaşmak mümkündür.

Göz Sulanması Teşhisi Nasıl Konulur?

 

Ortaya çıkan önemli semptomların uzun süreli devam etmesi sonucunda mutlaka uzman hekime başvurulmalı. Bu sayede ciddi hasarların giderilmesi ve ortadan kaldırılması için büyük önem arz eder. Uzman hekimin muayene sırasında göz sulanmasının ne kadar süre devam ettiğini gözlemler. Hangi zamanlarda ne sıklıkla ne kadar süreyle yapıldığını tespit ettikten sonra sorunun giderilmesi için tedavi yöntemi olarak ilaç önerisinde bulunur. Bu sayede teşhis konulur.

Göz Sulanması Nedenleri Nelerdir?

 

Aslında göz sulanması sorunu genelde göz kuruluğundan ortaya çıkar. Göz kuruluğunun tuz, su ve yağ dengesi oluşmadığından dolayı göz yaşı üretilmez. Bundan kaynaklı olarak gözün sulanmasıyla birlikte birçok hastalığın beraberinde geldiğini de söyleyebiliriz. Sinüzit, göz sulanması aynı zamanda diğer hastalıklardan dolayı da ortaya çıkabiliyor. Alerji, göz yorgunluğu, kanser tedavisi, sinüzit, göz kapağında iltihaplanma, kirpik batma hissi gibi durumlarda ortaya çıkabilir.

Gözyaşı Kanalı Tıkanıklığı Neden Olur?

 

Göz yaşı kanalı sayesinde görme duyumuza sahip oluruz. Burada bulunan gözyaşı kanalının çalışmaması gözyaşının kapaklardan taşmasına neden olur. Buna gözyaşı iltihabı olarak da adlandırmak mümkündür. Gözyaşı tıkandığından dolayı çok fazla çalışmaz.

 

Gözyaşının kesesinden doğru buruna kadar açılan kısımlarda zarın delinmesi üzerine gözyaşı kanalı tıkanır. Özellikle orta yaşlarda bu sorunla karşılaşma durumu vardır. Enfeksiyon oluşumu. Sinüzit, tümör, travma ve taş gibi sorunlardan kaynaklı olarak ortaya çıkar. Göz sulanması ile karşı karşıya kalındığında mutlaka uzman hekimden yardım alarak sorunun giderilmesi için tedavi sürecinin başlatılması gerekecektir.

 

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir